Kitap Hakkında
Adana vilayetinde Ermenilerin refah ve eğitim düzeyi yüksekti. Adana’da Türkler ile Ermeniler arasındaki huzur ve uyum 1908’de İkinci Meşrutiyet’in ilanına kadar devam etmiştir. Bu tarihten sonra bölgede Ermeni ayrılıkçı faaliyetleri ivme kazanmıştır.
Çukurova Ermeni komitelerinin en yoğun faaliyet alanlarından birini teşkil etmiştir. Nisan 1909’da Adana’da patlak veren şiddet olayları Ermeni komitelerinin Çukurova’da bir Ermeni krallığı kurmak amacıyla bölge Ermenilerine ihtilal fikirleri aşılamaları ve silahlandırmaları sonucu başlamıştır. Olayların kontrolden çıkması ve bekledikleri Avrupa yardım ve müdahalesinin gelmemesi Ermeni komitelerini hayal kırıklığına uğratmıştır.
Adana’daki Ermeniler Birinci Dünya Savaşında İtilaf Devletleri hesabına casusluk ve baltalama faaliyetlerinde bulunmuşlardır. Yerli Ermeniler Kıbrıs ve Mısır’dan gelen yabancı ajanlara yardım ve yataklık yapıp Osmanlı askeri tesisleri ve asker intikalleri hakkında malumat sağlamışlardır.
Fransız-Ermeni askerleri 21 Aralık 1918’de Adana’ya girmişler ve şehir iki yılı aşkın müddetle bu kuvvetlerin elinde kalmıştır. Fransızlar Adana ve havalisine hakim olabilmek için Ermeni Gönüllüleri ve yaklaşık 1.000’er mevcutlu dört taburluk Ermeni Lejyonunu polis, jandarma ve asker olarak kullanmışlardır. Ermeniler Fransızlardan gördükleri himayeden cesaret alarak Türklere saldırmışlardır. Ermeniler intikam hissiyle her tarafta insafsızca cinayetler işlemişler ve imhada bulunmuşlardır. Bu işgal bölgede Kuvayı Milliye’nin güçlü direnciyle karşılaşmıştır.
Kuvayı Milliye karşısındaki askeri yenilgilerini müteakip 1921 ilkbaharında Fransızların Türklerle anlaşacakları ve Adana’nın Türklere bırakılacağı haberi duyulur duyulmaz Ermeniler bölgeyi terke başlamışlardır. 20 Ekim 1921 tarihli Ankara Anlaşması imzalandıktan sonra göçler daha da hızlanmıştır. Türk ve Fransız makamları azınlıkların haklarının korunması için gerekli her şeyin yapıldığını beyanla Ermenilerin Türk adaleti ve yönetimine güvenmeleri ve Adana’da kalmalarını istemelerine rağmen panik içindeki Ermeniler göçte ısrarlı olmuşlardır. Toplu Ermeni göçünün sebebi Ermenilerin işgal yıllarında Türklere karşı işledikleri sayısız cinayet ve yaptıkları zulümden sonra şimdi kendilerinden hesap sorulacağı korkusuna kapılmalarıdır. Ermeniler Türklere yaptıklarından utanmışlardır.
Lozan Konferansında Türk heyeti Anadolu’da bir Ermeni yurdu kurulması taleplerini baştan reddetmiştir. Ermeni yurdu konusu Lozan Barış Antlaşmasının metnine ve eklerine ismen dahi girmemiştir.
Ürün Özellikleri