Khaled Hoseini okumuşluk hissi yaratan insanın içine o anın esintisini savuran muhteşem bir kitap.Olay örgüsü, geçişler kusursuz ve bir o kadar da farklı bir konu.Okumaya değecek kitaplar arasında

Kitabın her sayfasını her satırını okurken içim parçalandı,yüreğim sıkıştı. Afganistan da yaşayan insan yerine koyulmayan kadınların durumu içler acısı.Tarif edemiyorum. Kitapta yazanların gerçek olduğunu bilmek insanı daha da hüzünlendiriyor. Allah'ım bu kadar da olamaz. Allah biz kadınlar için böyle yaşam istemiş olamaz dedim içimden.İslam dinini sadece kendi işlerine geldiği gibi kabul edip yaşayan Afgan erkekleri için 4.eş almak, çocuk yaşta gelin almak ve vermek, kadını hor görüp dövüp işkence yapmak ailesi ile görüştürmemek doğal bir hak. Kısacası kadınsan bir hiçsin. Kitabı okumanızı tavsiye ederim. Okurken halinize binlerce kez şükür edip Mustafa Kemal Atatürk'ün değerini çok daha iyi anlayacaksınız.

yine bir iç burkan ve taliban döneminde geçen Afgan kitabı daha. 100 yıl arayla yaşamış , 2 ayrı kadın karakteri anlatan çok severek okuduğum bir kitap oldu

Rahima ve Shekiba'nın tek suçu, kız olarak dünyaya gelmeleri idi. Çünkü onların yaşadığı coğrafyada kadın olmak neredeyse suçtu; kadınlar ev işi ve yemek yapmak, eşlerini tatmin etmek ve bir oğlan dünyaya getirmekle görevli, kendi düşünceleri olmayan alınıp-satılabilen bir maldan başka bir şey ifade etmiyorlardı. Onların kültürlerinde kızlar tek başlarına dışarı çıkamaz, okula gidemez, düşüncelerini dile getiremez, aile büyüklerine karşı gelemez ve zamanı geldiğinde kendi istekleri dışında evlendirilerek kocalarına ait olurlardı. Ancak Rahima ve Shekiba diğer hemcinslerinden bir nebze olsun daha şanslılardı, çünkü onlar evlilik çağına gelene dek erkek çocuk gibi giyinip bu şekilde davranmasına izin verilen 'Bacha Posh' olmak için seçilmişler, ve 'erkek olma ayrıcalığını(!)' tatma imkanı bulmuşlardı. Ve bu gelenek onlara hayal bile edemeyecekleri bir özgürlüğün kapılarını aralamıştı. Yine de Bacha Posh olmak, evlilik çağına geldiklerinde tanımadıkları bir adama ait olmalarını engellememişti. Çünkü kızların kaderi buydu. Kız evlatlar ailelerine ait değildi. Başkalarına aitti.. Rahima ve büyük büyük annesi Shekiba'nın yaşadıkları, çektikleri acılar ve kadınların hor görüldüğü bu toplumların varlığı okurken çok canımı acıttı. Ancak kitap size öyle sıkıcı ve yavan bir şekilde o coğrafyada yaşanan kadınların sorunlarından bahsetmiyor, ben her sayfayı acaba Rahima ve Shekiba ne yapacak, neler olacak diye merakla okudum. Bu açıdan hem bize farklı bir kültürün kapılarını açan, hem kadın hakları konusunda düşündüren, hem de sürükleyici, başarılı bir kitap...

Rahima ve Shekiba'nın tek suçu, kız olarak dünyaya gelmeleri idi. Çünkü onların yaşadığı coğrafyada kadın olmak neredeyse suçtu; kadınlar ev işi ve yemek yapmak, eşlerini tatmin etmek ve bir oğlan dünyaya getirmekle görevli, kendi düşünceleri olmayan alınıp-satılabilen bir maldan başka bir şey ifade etmiyorlardı. Onların kültürlerinde kızlar tek başlarına dışarı çıkamaz, okula gidemez, düşüncelerini dile getiremez, aile büyüklerine karşı gelemez ve zamanı geldiğinde kendi istekleri dışında evlendirilerek kocalarına ait olurlardı. Ancak Rahima ve Shekiba diğer hemcinslerinden bir nebze olsun daha şanslılardı, çünkü onlar evlilik çağına gelene dek erkek çocuk gibi giyinip bu şekilde davranmasına izin verilen 'Bacha Posh' olmak için seçilmişler, ve 'erkek olma ayrıcalığını(!)' tatma imkanı bulmuşlardı. Ve bu gelenek onlara hayal bile edemeyecekleri bir özgürlüğün kapılarını aralamıştı. Yine de Bacha Posh olmak, evlilik çağına geldiklerinde tanımadıkları bir adama ait olmalarını engellememişti. Çünkü kızların kaderi buydu. Kız evlatlar ailelerine ait değildi. Başkalarına aitti.. Rahima ve büyük büyük annesi Shekiba'nın yaşadıkları, çektikleri acılar ve kadınların hor görüldüğü bu toplumların varlığı okurken çok canımı acıttı. Daha acı olan ise günümüzde hala kadına gereken değerin verilmediği, erkeğin kadından daha üstün bir varlık olarak görüldüğü, ve hala kadının hem psikolojik hem de bedensel olarak şiddete maruz kaldığı bir dünyada yaşıyor olmamız.. Ancak kitap size öyle sıkıcı ve yavan bir şekilde o coğrafyada yaşanan kadınların sorunlarından bahsetmiyor, ben her sayfayı acaba Rahima ve Shekiba ne yapacak, neler olacak diye merakla okudum. Bu açıdan hem bize farklı bir kültürün kapılarını açan, hem kadın hakları konusunda düşündüren, hem de sürükleyici, başarılı bir kitap..

BAYILDIM!!! Kitap ilk sayfadan itibaren okuyucuyu içine alıyor ve okudukça halinize şükrediyorsunuz.Afgan'da kadın olmak adeta bir eşyadan farksız. Hiçbir değeriniz yok, söz sahibi değilsiniz, sokağa tek başına çıkamıyorsunuz ,kız çocuklarına okul yasak ,kısaca özgür değilsiniz. Bu kitapta yazılanların gerçek olduğunu bilmek çok üzücü. İnsanın yüreğine dokunan hüzünlü bir hikaye. Bin Muhteşem Güneş kitabını sevdiyseniz eminim bu kitabı daha çok seveceksiniz. Mutlaka okuyun. .