"Şunu fark etmiştim ki bir kadının yüzü, erkeğin nefretini çektikçe daha da güzelleşiyordu." Na-o-mi: Üç hece, iki insan-medeniyet, bir başyapıt. Bir yönüyle daha önce yazılmış bir Japon Lo-lee-ta... Doğu ve Batı, sevgi ve öfke, aşk ve gurur, kadın ve erkek, insan ve insan arasında yaşanan gerilimlere dair bir temel roman... Naomi, Batı hayranlığından yozlaşmaya, saplantıdan budalalığa ve hazdan işkenceye (veya tam tersi) ilerleyen hikâyesiyle, Juniçiro Tanizaki’nin neden yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olduğunu da anlatıyor. "Onun hata ve kusurlarıyla sürekli yüz yüze gelmekten kurtulamıyor, eve hep mutsuz dönüyordum. Ancak bu mutsuzluk hiç de uzun sürmüyordu, zira ona duyduğum aşk gece boyunca değiştikçe değişiyordu. Tıpkı bir kedinin gözleri gibi..."
Japonca ismi "Budala Aşık" olan Naomi, Tanizaki'nin su gibi akan kaleminden çıkan, saplantılı bir aşkın romanı. Kitabın kahramanı okuyucuyu kesinlikle deli ediyor ve kitabın sonuna sayfaları okudukça kadar söylenmeden edemiyorsunuz. Bütün kitap boyunca kahramanın budalalığı karşısında sinirden kitabı paralamak istedim. O anlamda duyguyu çok iyi geçirdiğini düşünüyorum. Kitapta Batı kültürüne bakış bizdekine çok paralel görünüyor. Birebir de aynı denemez elbette. Daha çok kültür, gelenek ve ahlakın yozlaşması temaları etrafında dönüyor. Aşkın her zaman güzel olmadığını, insana mutluluk getirmediğini, kişiliğini yerle bir eden zehirli bir zaafa donusebilecegini anlatan bir roman.
Size en iyi deneyimi sunmak için web sitemizde çerezler kullanılmaktadır.
Çerezler, sunmuş olduğumuz hizmetlerin size özel ve tercihlerinize göre kişiselleştirilmiş içerikler olarak sunulmasına imkan tanır. Çerez Politika'mızı inceleyerek çerezler hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.
10 Şubat 2016, Çarşamba
İnsan hayret ediyor, erkeğin nasıl bir saplantısı var ki Naomi'ye katlanabiliyor diye. Kitabın ana konusu olan Batı özentisi güzel işlenmiş.
17 Eylül 2021, Cuma
Japonca ismi "Budala Aşık" olan Naomi, Tanizaki'nin su gibi akan kaleminden çıkan, saplantılı bir aşkın romanı. Kitabın kahramanı okuyucuyu kesinlikle deli ediyor ve kitabın sonuna sayfaları okudukça kadar söylenmeden edemiyorsunuz. Bütün kitap boyunca kahramanın budalalığı karşısında sinirden kitabı paralamak istedim. O anlamda duyguyu çok iyi geçirdiğini düşünüyorum. Kitapta Batı kültürüne bakış bizdekine çok paralel görünüyor. Birebir de aynı denemez elbette. Daha çok kültür, gelenek ve ahlakın yozlaşması temaları etrafında dönüyor. Aşkın her zaman güzel olmadığını, insana mutluluk getirmediğini, kişiliğini yerle bir eden zehirli bir zaafa donusebilecegini anlatan bir roman.